5 Aralık 2009 Cumartesi

Banu Avar konferansı ve hızsız tren

Dün bizim Fakülte'de Banu Avar'ın bir konuşması vardı. Atatürkçü Düşünce Topluluğu düzenlemiş, o da kırmamış gelmiş sağolsun. 1 ay önceden belli olduğu için kocamdan geç gelmek için izin aldım, her zamanki 3 treni yerine 6 treniyle eve doğru yola çıktım. Ben salondan çıkarken soru-cevap kısmı bitmemişti hala, kaçırdığım için üzüldüm ama eve gitmem gerekiyordu.

Banu Avar'ı televizyonda görmüşsünüzdür sanıyorum. Bilmeyenler kim olduğunu internetten araştırabilir. Salon hınca hınç doluydu dün, pek çok fakülteden gelenler vardı, zor yer bulduk kendimize. Pek çok şeyden bahsetti, uyuyanları uyandırmaya çalıştı. Umarım uyananlar tekrar uykuya dalmaz. Kitaplarını da almıştık ama ben imza kısmına kalamadım dediğim gibi.

Trene yetişeyim diye yağmurlu bir Ankara akşamında düştüm gar yoluna. Biletimi aldım, yerime yerleştim, derken hayal kırıklıkları başladı. Bu sefer business class'ta gidiyordum ve internet çalışmıyordu. Anamın karnından bilgisayar ve internetle çıkmadım, olmasa da incilerim dökülmez tabii, economy sınıfında halk arasında gidip geliyorum normalde, peki ne bu internet tatavası diyebilirsiniz. Demeyin. Eğer business'a fazla ücret vermemizin nedenlerinden birisi de internet bağlantısıysa o zaman bu hizmet sunulacak kardeşim. Yemek paketimden sandviç yerine kek ve çizi kraker çıkması da ayrıca bir hayal kırıklığıydı, haydi bunu da geçtim. Ama en kötüsü normalde 1.5 saat olması gereken yolculuğun 2 saat 5 dakika sürmesiydi. "Yüksek Hızlı Tren" geçen ayki kazadan beri rötar yapmaya başladı. Geçenlerde geldiğimde 15 dakika olmuştu rötar ama bu sefer 35 dakika. Haydi yavaş gidiyor, hava yağmurlu diye bahane bulalım, peki. O zaman bilmem nerede 15-20 dakika durup beklelemize ne demeli? Gerçi bu gecikme için anons yaptılar. Dediler ki "Karşı yönden gelen treni beklediğimiz için durmuş bulunuyoruz". İyi de hızlı tren rayları zaten çift hatlı. Karşı yönden gelen tren yandaki raylardan geçip gidecek. Konvansiyonel hat denen eski raylara geçmemize de daha çok vardı, biz yola devam etsek bile karşılaşmazdık. Trenden indiğimde sinir küpü bir koca buldum karşımda. Biz tren yolculuğu 55 dakikaya inecek hayalleri kurarken 1.5 saatte bile sabit tutamıyorlar. Olmadı hızlı tren, olmadı. Bir an önce kendine çeki düzen ver.

2 yorum:

GeCe dedi ki...

inşallah konferansta uyananlar tekrar uyumaz

55 dakkalık bir iş ancak bu kadar uzatılabilir gerçi biz istanbulda her türlü süprüze hazırız

ferulago dedi ki...

GeCe, ben de umuyorum.

Düzelir herhalde, Ankara'ya gelişlerde rötar olmuyor bu kadar. Eve giderken de olmasın, kocama, evime kavuşmaya çalışıyorum ben. Siz İstanbullulara sabır diliyorum