30 Kasım 2009 Pazartesi

Pazartesi günü Alacakaranlığı

Bayram güncellemesini yapamadım henüz, aklımda ama bunu bir an önce yazmam lazım. Bayram yazısı da artık yarına, ne de olsa bayram henüz bitmiş değil.

Kocamla bugün Twilight serisinin 2. filmi olan New Moon'a gittik. İlk hafta giden gitsin, çılgınlık azalsın demiştik. Bayrm ziyareti, havanın kötülüğü, hafif kırıklık derken son gün gidebildik.

Herşeyden önce sinemayı hiç o kadar kalabalık görmemiştim. Sadece bizim salon değil, sinema genel olarak kalabalıktı. Sevindim. Salonun durumu ise bizim için felaketti. Yaş ortalaması 13-14 idi. Kız grupları vardı çoğunlukla. Erkek grupları genelde Kurtlar Vadisi Gladio'ya gidiyordu ama bizim filmde de birkaç erkek grubu vardı. Bir de kızlı erkekli gruplar tabii. Salonda toplam 7-8 yetişkin vardık yaş ortalamasını yükselten. Kocam fesuphanallah dedi. İlk yarı bitince 10 dakikalık arada sanki okul servisinde gibi hissettik kendimizi.

Film ilkine göre daha akıcıydı. Yönetmen değişikliğinin payı büyük sanırım. Okuduğuma göre aslında bu filmi ilkinin yönetmeni olan kadın çekecekmiş ancak programına uymadığı için şimdikine vermişler. İyi de olmuş. Biraz hareket gelmiş filme. İlkinde ben bile sıkılmıştım. Kitap daha akıcıydı, karakterlerin ne düşündüğünü okuyabiliyordunuz, filmde yönetmen o detayları vereceğim diye sıkıcı olmuştu, başka çaresi de yoktu herhalde. Neyse. Sonuç olarak bu film ilkine göre daha güzeldi. Belki sinemada seyrettiğim için (ilkini evde dvd'den seyretmiştik) bana öyle geldi çünkü kocam yanımda oflayıp pufluyordu sürekli. İlk yarı bitince "hayatımda seyrettiğim en kötü 2. film bu. Birincisi de zaten bu filmin ilkiydi" deyince önümüzde oturan iki kız inanamaz gözlerle kocama baktılar. Filmin kötü olması gibi bir ihtimal yoktu herhalde onlar için. Bense bu esnada bıyık altından gülüyordum.

Filmin sonunda Edward evlenme teklifi edince salondaki kızlar "ayyyyyyyyy" dediler. Vah zavallılar dedim ben de içimden. Hayatlarında Edward gibi bir sevgili arayacaklar ve maalesef çoğu bulamayacak. Acaba bu filme ve kitaplara yaş sınırı mı koysalardı. Kızlar da bu arada erkek milletinin filmdeki gibi iflah olmaz romantik varlıklar olmadığını öğrenmiş olurlardı.

Asıl garibi ise arkamızdaki 12-13 yaşlarındaki erkek çocuklarından birinin "Tutulma ve bilmemne kitabını da almam lazım" demeseydi. Haydi kızları anladım da bu ne? Erkek çocuklar da Edward olmaya mı çalışacak acaba?

Yine de ben beğendim filmi. DVD'si çıksın alacağım. Sonraki filmlere de gideceğim. Kocam bundan sonrakilere yalnız gidersin dedi ama orası belli olmaz. :)

2 yorum:

GeCe dedi ki...

film konusunda yorum yapamayacağım ama salonların dolu olmasına sevindim daha çok kültürel etkinliklere ihtiyacımız var toplum olarak

ferulago dedi ki...

GeCe, Eskiden daha kalabalık olurdu. Salon sayısı arttı o yüzden izleyici azaldı diyeceğim ama o da değil. Bilet fiyatları ucuzlasa daha da artar belki de. Şu anda filme gitmek yerine dvd'sini alıp izlemek daha ucuza geliyor pek çok kişiye. Mısırı, içeceği derken dvd fiyatı ucuz bile kalıyor. (19.90'dan çıkanlar için söylüyotum, 4.99'a düşenler zaten süper ucuz oluyor).