8 Temmuz 2008 Salı
Sevdiğim bir ressam
Dün geceki hüzünden sonra biraz neşelenmeye ihtiyacım var. Aklıma İlkay'ın suluboya resimleri geldi. Bende resim yapma konusunda pek yetenek olmadığı için internetten sevdiğim bir ressamın resimlerine bakayım dedim. Raoul Dufy ile ilk olarak Karanfil sokaktaki Dost Kitabevinin alt katında karşılaşmıştım. Fakültedeki odama çerçeveletmek için bir resim arıyordum. Ararken gözüme çarptı. Suluboya fırça darbeleri gelişigüzel koyulmuş gibi bir resimdi. İnsanda bunu ben de yaparım gibi bir düşünce uyandıran (kazın ayağı öyle değil tabi). Bende canlandırdığı hisleri aktarıyorum, herhangi bir sanat tarihçisinin görüşleri değil bunlar. Baktığım anda öylesine basit ama bir o kadar da doğal. Sanki başka türlü anlatılmamalıymış, çizilmemeliymiş gibi. Seçtiği renkler birleşip bir gökkuşağı oluşturuyor gibi, içimi neşeyle dolduruyor her baktığımda. Fauvizm akımının önde gelen ressamlarındanmış, sonra kübizme kaymış galiba, esasen bahsedilen bu akımlar hakkında hele de ilk akım hakkında hiç fikrim yok. Tek bildiğim bu resimlerin kendimi iyi hissettirdiği.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
3 yorum:
Aa bunu bende yaparım he he heee...
Şaka bir yana araştırayım dedimde fauvizmi renk anlayışıyla alakalı olması dışında birşey bulamadım. Sanırım ressamlar kendi aralarında sır olarak saklıyorlar artık akımları.
Bu arada beni en rahatlatan resimler Gustav Klimt'in resimleri olmuştur. Hissiyatlarımı birebir yansıttığını düşünürüm. Hele bir tanesine özellikle şu sıralar hayranım mother and child...
Hemen Klimt'in resmine baktım internetten. Kızın saçlarının dalgalı olması da etkiliyor olabilir mi acaba? :)
Dufy'nin ilk resmindeki buluta dikkat :)) ben bu resmi (neremle?) yaparım der gibi gizli bir mesaj var içinde. :))) ay ben sanattan anlamıyor muyum ne???
Yorum Gönder