8 Ekim 2008 Çarşamba

Kış geliyor mu?

Bugün hava o kadar güzeldi ki, bir an kışın geldiğini unuttum. Sabah diyetisyenimle haftalık randevuma gittim. Dönüşte biraz işim olduğu için Tunalı Hilmi'ye uğradım. Fakülteye gitmek için vaktim daralınca yürüyüş düşüncemden vazgeçip Kuğulu Park önünden otobüse bineyim dedim. Durağa gitmek için parkın yanından geçerken hava o kadar güzeldi, park yeşilikler içinde o kadar güzel görünüyordu ki acele gitmek zorunda olmasam da şu banklarda otursam diye düşündüm. Haftaiçi olduğu için banklar çok kalabalık değildi, hazır fırsat işte. Orada oturmak, elimdeki kitabı okumak, ara ara da kendi halinde yüzen kuğuları izlemek istedim. Ama kös kös durağa doğru gidip ilk gelen otobüse atladım. İşte o zaman kışın geldiğini unuttum. Ama yakında tekrar hatırlarım, çıkış saatimde hava soğuyacak çünkü ve biraz da kararacak. İşte o soğuk hava ve daha da kötüsü karanlığın çökmesi kışın yakınlarda olduğunu hatırlatacak. Kış buyursun gelsin tabii, severim kışı ben. Serin günlerde ayaklarım sıcak, üstümde palto olduktan sonra dışarıda dolaşmayı çok severim. Yanaklarıma değen serinlik çok mutlu eder beni. Ama katlanamadığım şey güneşin erkenden batması. Enerjimi emiyor, içimi karartıyor. Hele de saatlerle ilerigeri oynadıklarında daha da erken karar mıyor mu deli oluyorum. Bu kış artık saatleri geri almayacağız diye hatırlıyorum. Umarım yanlış hatırlamıyorumdur. Gerçi yukarıdaki fotoğraftaki gibi bir yerde olursam herhalde ne gam kalır ne de kasavet :)

Hiç yorum yok: