Bayramdan sonraki ilk sabah güneş doğarken bulutların aldığı pembe rengi fotoğraflayıp burada bahsetmiştim hatırlarsanız. Bu sabah ise feci bir sis vardı. Sabah kalktığımda hafif bir grilik olarak başlayan sis gittikçe yayılıp yoğunlaşarak pencereden baktığımda sanki manyakmışız da camlarımızı buzlu camla değiştirtmişiz hissi verecek hale geldi. Ben de geçen günkü sahneyi bir de sisli olarak fotoğrafladım. Dün sabah yağmur yağıyordu, onu da çekseydim eğer neredeyse "bizim evden dışarısı-dört mevsim" konulu bir belgesel çekeceğim. Kocam okuyunca ne gereksiz şeylerle dolduruyorsun vaktini ve blogunu diyecek ama olsun, çektim işte, buraya da koyuyorum.
Cuma günü AROG'a gittik. Onun hakkında da yazacağım ama önce şu sisli sabahın tadını çıkarayım.
3 yorum:
koca milletine bakarsan herşey gereksiz. boşver sen, benim hoşuma gitti bu dört mevsim durumu
:) Su kuyruğu yazım için de bana 2 dakikada anlamıştın nasıl bu kadar uzatabildin demişti. Galiba biz kadınlar daha uzun uzadıya anlatmayı seviyoruz ya da böyle bir yeteneğimiz var diyeyim.
haha ben esinin yorumuna cok guldum :)
Manzara da super
Yorum Gönder