Sabah fakültedeki törene maalesef yetişemedim. Çok istememe, hatta erken çıkmama rağmen feci bir trafik sıkışıklığı beni evden çıkıp alt sokağa girdiğim sırada yakaladı ve fakülteye gelene kadar da bırakmadı. Dolayısıyla saat 9:05'teki saygı duruşuna trafikte katıldım. Sirenler çaldı, arabalar durup korna çalmaya başladı, yolda yürüyen yayalar durdu. Çok duygulandım, gözlerim doldu, rimelim hafif aktı hatta. Yaş itibariyle iyice sulugözlü olmaya başladım galiaba (belki de içinde bulunduğumuz bu dönem yüzünden). Kendi kendime iyiki devlet erkanında değilim, yoksa Anıtkabir'de Atamızın huzurunda hüngür hüngür ağlardım herhalde diye düşündüm. Rahat uyu atam, seni hatırlayan bizler varız hala.
Haftasonum yoğun ve yorucu geçti. C.tesi günü eşimle Forum AVM'ye gittim, bayağı gezdik, tozduk. Bayağı büyük bir Outlet olmuş, içerisi ferah ferah. Gez, toz derken arabayı da servise bırakmıştık, onunla da ilgilenmek gerektiği için çok da oyalanamadık, böylece mini hayvanat bahçesi ve lunapark kısmına gidemedik. Servisten sonra Acity'ye de giderek cumartesi günkü Outlet kotamızı doldurduk.
Cumartesi akşam da Antares'te yeni açılan AFM'ye gidelim ve Quantum of Solace'ı izleyip yrni Bond'u bir kez daha takdir edelim dedik. Kocam genelde fazla kalabalık olmaması için son seanslara gitmeyi terih eder. Bu sefer ağbimi de beklediğimiz için otomatikman 22:00 seansına bilet aldık. Ben bu arada geziyorum tozuyorum ama feci hastayım. Geçen hafta katıldığım seminerde pencereyi açık bırakan salağın biri yüzünden saatlerce rüzgar yemiş durumdayım. Ben pencereyi kapattırdıktan sonra bir salağın (aynı salak mı bilmiyorum) tekrar açmasıyla o gün feci üşüdüm ve hastalık olarak bana geri döndü. Burnum akıyor, halsizim ama yine de aslanlar gibi gezdim kocamla. Gece sinemaya gittiğimizde artık pek dayanacak halim kalmamıştı galiba, bir ara uyumuşum. İlk yarıda dayanıyordum ama ikinci yarı için aynı şeyi maalesef söyleyemeyeceğim. Oysa ki bu filmin gelmesini dört gözle bekliyordum. Neyse ki kocam dedi ki: "Casino Royal'den sonra sarışın Bond yorumlarını dinlediğimde abarttığını düşünmüştüm ama bu filmde hakikaten süperdi". Artık DVD'si çıkınca alır seyrederim, ne yapalım.
Bu arada Antares'teki AFM için Ankara'nın en büyük sineması diyorlardı, gerçekten de öyleymiş. Salon 1, Ankamall'deki Salon 1'den büyük. Merdivenleri çık çık, in in bitmiyor, gerçekten feci büyüktü. O salon kışın nasıl ısıtılır bilemiyorum artık. Dediğim gibi, keşke daha önce açsalardı.
Pazar günü kocamı uğurlayıp bu sefer de annemlerle Forum'u gezdim. Yine burnum akıyordu, yine yorgundum ama yine dayandım. Ve hayvanat bahçesine gitmeyi yine unuttum. Ee geldikten sonra da vurdum kafayı yattım. Bir süre AVM'lerden uzak durur muyum acaba? Sanmam, iyice toparlar toparlamaz istikamet Ankamall. Özledim keratayı :)
2 yorum:
gecmis olsun canimcim
sobe noldu???
Henüz fırsat bulamadım, akşama diye umuyorum :) Aklımda
Yorum Gönder