3 günlük bir ayrılıktan sonra döndüm. İstanbul trafiği, taksi şoförleri hakkında çok güzel izlenimler edindim. Fırtına olacak, kar yağacak denirken güneşli bir İstanbul'la karşılaştım (bir ara yağmur yağdı ama olsun), bu sabah biz ayrılırken bize inat mıdır nedir çok güzeldi hava. Fotoğrafları aktarınca ve biraz dinlenince detaylı bir yazı yazarım. Şimdilik bu kadar.
Ha, bu arada, unutkanlığımın nedenlerinden birini buldum (kronik yorgunluk, pek çok işi aynı anda yapmaya çalışma haricinde). Masamda hep her gün için üzerine notlar alınabilecek büyüklükte bölmeleri olan bir takvimim olurdu benim. Oraya yapacaklarımı vs hep not alırdım. Sınav şu gün şu saatte, o gün şuraya gidilecek vs. Bu sene bir türlü istediğim gibi bir takvim bulamadım ve hiçbir şey yazamadım. Bu da kafamın dağınıklığına katkı yaptı sanıyorum. Uyuz cadının şu yazısındaki kedili takvime ve verdiği linkteki diğerlerine bayıldım. 2009 için istediğim gibi bir takvim alacağım. Hatta eve de almalıyım. Böylece 2009'a yepyeni bir ferulago olarak girebilirim. :)
2 yorum:
Hosgeldin
takvime bende bayildim
:) bende not almazsam bir seyleri kesinlikle unutuyorum.!! unuttugum bir sey aklima geldi simdi!!
Yorum Gönder